Dünya, Çin’den gelen ham maddelere veya yan ürünlere bağımlı olmanın, kriz dönemlerinde büyük risk taşıdığının farkına vardı. Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ayşem Ulusoy, salgın sürecinde Çin’den yeterince hizmet ve tedarik sağlayamayan küresel şirketlerin Türkiye’ye yöneldiğini belirtti. Ulusoy, salgın sürecinde taşıma modlarına göre hava yolunda kargo uçaklarına talebin arttığını, deniz yolunda konteyner sayısındaki azalış sebebiyle navlunların yükseldiğini, kara yolunda yük sayısı ve iş hacimlerinde artışlar gerçekleştiğini, demir yolunun ise bu sürecin kurtarıcı taşıma modu olduğunu bildirdi. Ulusoy, “Pandemi sürecinde Çin’den yeterince hizmet ve tedarik sağlayamayan küresel şirketlerden bazıları, satın alma operasyonlarını Türkiye’ye yönlendirdi. Küresel ticaretteki bu hedef değişimini pandemi şokuyla başvurulmuş geçici bir yöntem olarak değerlendirmiyoruz. Türkiye’ye yönelen satın alma eğilimleri artarak devam edecektir. ” diye konuştu. Ulusoy, ithalat-ihracat dengesinin bozulması ve sınır kapılarındaki beklemelerin de maliyetleri artırdığını ifade ederek, Kapıkule Sınır Kapısı’ndaki bekleme sürelerinin sektörü etkilediğini söyledi. Buradaki sorunun Bulgaristan tarafından kaynaklandığını vurgulayan Ulusoy, şunları kaydetti: “Türkiye daha çok yatırım yaptığı halde Bulgaristan tarafı buna karşılık verecek iyileştirmeleri yapmadı. Sınır kapısının Türkiye tarafında yapılan iyileştirmelerin verimli olması için Kapıkule ve Kapitan Andreevo sınır kapılarının eşgüdümlü çalışmalarının sağlanması gerekiyor.”