Ülkemizde ister sıfır ister ikinci el olsun, araba almak epey zorlaştı. Eski model arabaların fiyatları bile, çoğu vatandaşın kazançlarını aşan bir seviyeye yükseldi. Yeni otomobillerin fiyatları ise astronomik boyutlara ulaştı.
Pandemi süreci, ardından çip krizi gibi pek çok problem de otomotiv sektörünü derinden etkiledi. Sözü fazla uzatmadan Otomobil Gazetecisi Emre Özpeynirci’ye bırakalım ve önümüzdeki süreçte otomotiv sektöründe bizi neler bekliyor görelim.
Öncelikle, dünyada otomotiv sektörü ve üretimi ne durumda? Sektörü oldukça yavaşlatan bir pandemi dönemi ve çip krizi atlatıldı. Şimdi nasıl bir süreçteyiz?
”Dünyada otomotiv pazarı yani satışları 2018 yılında 100 milyon adede yaklaşırken pandemiyle birlikte 2020’de 81 milyon adette, 2021’de ise etkisi artan çip kriziyle 84 milyon adette kaldı. Çip krizinin ve tedarik problemlerinin devam ettiği 2022 yılına ilişkin tahminler de pek iyi değil. Yıl sonunda 2021 seviyelerindeki gibi bir satış bekleniyor. Üretimler de bunlara paralel. Yani kapasite kullanımları oldukça düşmüş durumda. Tekrar 100 milyon adetlere ulaşmasının ise parametreler böyle devam ettiği takdirde 2025’ten önce olmayacağı öngörülüyor.”
‘Böyle devam ederse Türk otomotiv sanayinin ihracatı büyük tehlikeye girecek’
”Türkiye’yi yakından ilgilendiren Avrupa’da da durum çok kötü. 2018 ve 2019’da 17 milyon adedi aşan Pazar, 2020 ve 2021’de 13 milyon adetlere kadar indi. 2022 sonu için ise öngörülen satış 12.2 milyon adet. Yani Türk otomotiv sanayisi için de oldukça tehditkar bir durum. Avrupa’da yeniden 17 milyon adetlere de en erken 2025 yılında ulaşılması öngörülüyor. Yılın ilk 6 ayında global üretim kaybı 2.6 milyon adedi aşarken bunun 1 milyonu Avrupa’da gerçekleşti. Yani böyle devam ederse Türk otomotiv sanayinin ihracatı büyük tehlikeye girecek. Çünkü ürettiğimizin yaklaşık %80-85’ini Avrupa’ya ihra eden bir endüstrimiz var.”
Türkiye’de otomotiv sektörü, üretimlerini ve satışları nasıl yorumlarsınız? Bayilerde sıfır araç bulunamadığı herkesin gündeminde. İlerleyen süreçte bizi ne gibi gelişmeler bekliyor?
”Türkiye’de de bildiğiniz gibi 2015-2017 yıllarında hayal edilen 1 milyon adetlik pazara ulaşıldı ama 2018’den itibaren önce ekonomik kriz ardından pandemi ve son olarak tedarik problemleriyle 500 bin ila 800 bin adet arasına sıkışmış bir pazar var. Bu yılın da 2021 seviyelerinde yani 750-800 bin adet arasında kapanması bekleniyor.”
‘Otomotiv sektörü tarihinin en belirsiz dönemini yaşıyor’
”Araç tedariki had safhada ve sektör tarihinin en belirsiz dönemini yaşıyor. Bir hafta sonrasını bile planlayamıyorlar. Gelen her aracın satılmasının sebeplerine geçersek, öncelikli olarak 2018 yılından bu yana ötelenen bir talep var. Hala araç bekliyorlar. İkincisi otomobil bir yatırım aracına dönüştü. Çünkü yüksek enflasyonda tek değer kaybetmeyen ürün haline geldi. Böyle olunca da fırsatçılar da ortaya çıkıp, bundan nemalanmak istiyor. Balon fiyatlar oluşuyor, sıfır araç bulunamadığı için 2.elde astronomik rakamlar havalarda uçuşuyor.
Tedarik problemlerinin ve otomobil fiyatlarındaki artışın devam edeceğini düşünüyorum. Çünkü ne kurda bir gevşeme ne enflasyonda bir düşme ne de uluslararası üretim maliyetlerinde bir azalma var. Bu da otomobillerin her ay aksi bir durum olmazsa zamlanacağını ortaya koyuyor.”
‘Fiyatlar ne olursa olsun sıfır satışları devam ediyor’ şeklinde bir görüş var. Bu doğru bir çıkarım mı, öyleyse sebebini neye bağlarsınız?
”85 milyon nüfusla bir ülkeyiz. İlk 6 ayda her 1000 kişiden 3.3’ü yeni bir otomobil almış. Böyle bakınca satışların çok da parlak olmadığı anlaşılıyor. Avrupa’da 31 ülke arasında 29’uncu sıradayız. Arz talebin altında olduğu için araçlar yok satıyor gibi duruyor. Halbuki Avrupa’ya bakın ilk 6 ayda otomobil satışları yüzde 20 düştü. Niye çünkü onlar otomobili bir yatırım aracı olarak görmüyor. Zamlar geldi, arz düştü alım da kesildi. Biz de az araç gelip, fiyatları yüksek olunca karaborsa oluşmuş durumda.”
Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları, cumhurbaşkanına ÖTV sıfırlama yetkisi verilmesi gündem oluşturdu. Bu karar zaten daha önceden belli olan bir karardı ancak çoğu kişiyi heyecanlandırdı. Bu süreç için görüşleriniz nelerdir?
”CHP liderinin açıklamasıyla, Cumhurbaşkanı’nın ÖTV matrahlarındaki yetkilerini belirten tebliğ tesadüfen arka arkaya gelince, birçok kişinin kafası karışmış görünüyor. Yüzlerce mesaj aldım; “ÖTV indirimi aybaşına yetişir mi?” diye soruluyor. Sosyal medyadan paylaştım ama size de aktarayım; Resmi gazetede yayınlanan tebliğ, zaten aylar öncesinde kararname ile Cumhurbaşkanı’na verilen yetkinin resmi gazetede yayınlanmış olmasıdır. Yani yeni veya farklı bir durum söz konusu değildir.
CHP liderinin vaadi ise; seçim vaadidir. Yani seçimde kazanırlarsa ÖTV’yi indireceklerini belirtmektedir. Seçimlere yaklaşık 10-11 ay olduğunu düşünürsek, henüz bu konuda bir beklentiye girmek için oldukça erken olduğunu söylemek lazım.”
‘Yakın zamanda ÖTV indirimi beklemek büyük bir iyimserlik olur’
”Şu anda bir ÖTV indirimi gelir mi? Cevabım; bırakın ÖTV indirimini, yapılması artık zaruri hale gelmiş ÖTV matrah güncellemesini ve engelli araç ÖTV muaf matrahı olan 450 bin TL tutarı bile güncellemeyen hükümetten ÖTV indirimi beklemek ne kadar gerçekçi olabilir? Son olarak; eğer hükümet seçim yatırımı olarak bir ÖTV indirimi yapacak olsa dâhi, kişisel tahminim bunu seçimlere 1-2 ay kala düşünür belki. Özetle; dünkü haberleri okuyarak, yakın zamanda ÖTV indirimi beklemek bence büyük bir iyimserlik olur. ÖTV indirimi tabii ki sıfır ve ikinci el fiyatlarını doğrudan düşürür ve satışları tetikler ama şu ortamda olacağını tahmin etmiyorum.”
İkinci el piyasasında kimi zaman hareket, kimi zaman durgunluk yaşanıyor. Siz fiyatların ilerleyen günlerde ne yönde değişeceğini düşünüyorsunuz?
”Sıfır araç olmadığı için doğal olarak insanlar ikinci ele kaymış durumda. Ama unutmayın Türkiye’de ikinci el pazarı sıfır otomotiv pazarının 10 katı büyüklüğünde. Buraya kurumsal ilgi de çok artmış durumda. Otomotiv üretimlerinde yaşanan düşüşler nedeniyle, ikinci el pazarı önümüzdeki dönemde daha fazla ilgi görecek. Zaten yapılan ortaklıklar, yatırımlar ve uluslararası şirketlerin pazara girmesi de bunu net olarak gösteriyor.”
Son olarak sizin gözünüzden, ne oldu da araba almak bu kadar zorlaştı, hatta bazıları için hayale dönüştü? Otomobil artık bir yatırım aracı olarak kullanılıyor. Bu konudaki fikirleriniz nelerdir?
”Çünkü Türkiye’de alım gücü düştü. Bugün yeni işe başlamış bir genç 10 yaşında 2.el bir otomobil alabilmek için bile 14-15 bin TL maaş almalı. Yeni bir otomobil alabilmek için hane halkının 50 bin TL’nin üstünde kazanması gerekiyor. Bu yüzden otomobillerin büyük kısmı yatırım amaçlı, birikimi olanlar tarafından satın alınıyor. Nüfusun neredeyse yüzde 95’ten fazlasının yeni bir otomobil alacak alım gücü yok. İnsanların elinden yeni bir otomobil alma hakkı alındı.”
Bu içeriğimizde Otomobil Gazetecesi Emre Özpeynirci’nin otomovis sektörü hakkındaki görüşlerini dinledik. Otomobilin herkes için gerekli olduğunu, artık lüks tüketimden ziyade bir ihtiyaca dönüştüğünü unutmamak gerekir. Sizler de konu hakkındaki fikir ve görüşlerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz.