Malatya’da yetiştirilen, Avrupa Birliği (AB) tescil belgeli olan kayısıda fiyatlarının yükselmesiyle üreticilerin kayısı fidelerine gösterdiği talep de artış gösterdi. Malatya’da fide yetiştirip satan Emrah Ede, kayısı fidelerini 25 liraya satışa sunduklarını ifade ederek, geçen yıla göre maliyetlerin arttığını ancak kayısının değerlenmesiyle emeklerinin karşılığını aldıklarını belirtti. Ede, kayısı fiyatlarının yükselmesiyle Malatya’da çiftçilerin kayısı fidanlarına yoğun talebi olduğunu belirterek, “Kayısının para etmesiyle kayısı bahçesi sahipleri bahçelerine kayısı fidanı ekmeye ağırlık verdiler. Malatya’da olsun, Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesi, Elazığ’ın Baskil İlçesi olsun Kayısı fidanı dikimi arttı. Kayısı vazgeçilmezimiz bizim. Olmazsa olmazımız.
Bizim çiftçilerimizin çeşitlendirme yapsalar daha iyi olacak. Sırf kayısıya bağlı kalmak iyi bir şey değil aslında. Bu sene Kayısı tomurcukları yandı. Bir senesi boşa geçiyor. Ama biraz badem bahçesi olsa biraz ceviz bahçesi, dut bahçesi, şeftali, erik bahçesi olsa yerine göre daha iyi olur. Alternatif ürün yapsak iyi olur. Çiftçi beşinci aydan ürün kaldırmaya başlar. Bahara kadar çeşitli ürünleri satar. En azından kayısı yansa da tutmasa da emeğinin çıkarmış olur boş kalmamış olur. En azından bankalara, tarım krediye borçlanmamış olur.” dedi. Ede, Malatya’da kayısı fidelerinden sonra badem ve ceviz fidelerinde yoğunluk olduğunu belirterek, “Kayısıdan sonra en fazla bademe yoğunluk var. Ondan sonra ceviz bahçelerde ekilmeye başlandı. Dut bahçeleri var kurutmalık dut çok güzel oluyor. Yurt dışına gidiyor.
Bizim bölgeye has Şam şeftalisi var. Alternatif olabilir. İki çeşit erik çeşitlerimiz var. Ayva var masrafsız toplam 5-6 liradan aşağı düşmüyor. Yanma olayı da fazla olmuyor geç çiçek açtığı için. Ürün de geç oluyor ama ekmek ayvası, eşme ayvası. Çeşitlendirmek daha iyi aslında.” şeklinde konuştu. Bahçelere kayısı ağacı ile birlikte masrafı az ve gelir getirecek alternatif meyvelerin de ekilmesini gerektiğine değinen Ede, “Yani adam 500-600 bin tane kayısı dikeceğine işçiye vereceğine çeşitlendirme yaparsa. Bu ürünler de değişik zamanlarda çıktığı için kendi aile fertleriyle yapabilir. En azından bir yandan kayısı yaparlar, arkasından cevizini, bademini toplarlar. Fazla bir işçiliği yok bunların. Dutun altına mesela file seriyorlar. Direk temas yok. Dut olgunlaştıkça dökülüyor kuruyor. Sadece filenin üzerindeki dutu toplayıp kaldıracaklar. Aşırı işçilik de yok masraf da yok. Masrafsız, doğal organik. Ürünleri çeşitlendirseler, biraz daha bilinçli tarım yapsalar iyi olur. Tarım İl Müdürlüğümüz biraz daha köylüleri bilinçlendirse daha iyi olur.” diye konuştu.
Bizim çiftçilerimizin çeşitlendirme yapsalar daha iyi olacak. Sırf kayısıya bağlı kalmak iyi bir şey değil aslında. Bu sene Kayısı tomurcukları yandı. Bir senesi boşa geçiyor. Ama biraz badem bahçesi olsa biraz ceviz bahçesi, dut bahçesi, şeftali, erik bahçesi olsa yerine göre daha iyi olur. Alternatif ürün yapsak iyi olur. Çiftçi beşinci aydan ürün kaldırmaya başlar. Bahara kadar çeşitli ürünleri satar. En azından kayısı yansa da tutmasa da emeğinin çıkarmış olur boş kalmamış olur. En azından bankalara, tarım krediye borçlanmamış olur.” dedi. Ede, Malatya’da kayısı fidelerinden sonra badem ve ceviz fidelerinde yoğunluk olduğunu belirterek, “Kayısıdan sonra en fazla bademe yoğunluk var. Ondan sonra ceviz bahçelerde ekilmeye başlandı. Dut bahçeleri var kurutmalık dut çok güzel oluyor. Yurt dışına gidiyor.
Bizim bölgeye has Şam şeftalisi var. Alternatif olabilir. İki çeşit erik çeşitlerimiz var. Ayva var masrafsız toplam 5-6 liradan aşağı düşmüyor. Yanma olayı da fazla olmuyor geç çiçek açtığı için. Ürün de geç oluyor ama ekmek ayvası, eşme ayvası. Çeşitlendirmek daha iyi aslında.” şeklinde konuştu. Bahçelere kayısı ağacı ile birlikte masrafı az ve gelir getirecek alternatif meyvelerin de ekilmesini gerektiğine değinen Ede, “Yani adam 500-600 bin tane kayısı dikeceğine işçiye vereceğine çeşitlendirme yaparsa. Bu ürünler de değişik zamanlarda çıktığı için kendi aile fertleriyle yapabilir. En azından bir yandan kayısı yaparlar, arkasından cevizini, bademini toplarlar. Fazla bir işçiliği yok bunların. Dutun altına mesela file seriyorlar. Direk temas yok. Dut olgunlaştıkça dökülüyor kuruyor. Sadece filenin üzerindeki dutu toplayıp kaldıracaklar. Aşırı işçilik de yok masraf da yok. Masrafsız, doğal organik. Ürünleri çeşitlendirseler, biraz daha bilinçli tarım yapsalar iyi olur. Tarım İl Müdürlüğümüz biraz daha köylüleri bilinçlendirse daha iyi olur.” diye konuştu.