Beyaz bentonitte Ünye’nin artık bir dünya merkezi haline geldi. Ünye ve Fatsa bölgesi arası dünyanın en büyük beyaz bentonit yatakları olarak biliniyor. Bölgede ihracat açısından gün geçtikçe artan bir ivme var. Osmanlı Devleti döneminde “yaşayan toprak” adıyla anılan ve yaygın hastalıklara karşı kullanılan beyaz bentonit kilinin, özellikle geçmiş zamanda çeşitli tedavi yöntemlerinde kullanıldığı biliniyor. Beyaz bentonitin merkezi Ordu ViDEO Bir tür volkanik kil olan ve içeriğindeki elektromanyetik negatif yük sayesinde bakteriyel ve toksik maddeleri güçlü bir şekilde tutarak vücut dışına atma özelliği ile günümüzde de tavsiye edilen bentonit kili, vücuda sürülen çeşitli kozmetik ürünlerin yanı sıra ağız yoluyla da kullanılabiliyor. Vücuttaki zararlı maddelerin dışarı atılmasında önemli bir rol oynayan beyaz bentonit, Türkiye pazarının yanı sıra yaklaşık 70 ülkeye ihraç ediliyor. Ünye Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Maden Mühendisi Hamit Tecer, Ünye-Fatsa arasında çıkartılan bentonitin artık bir dünya markası olduğunu söyledi. Bentonit ile iş yapan tüm firmaların bu bölgeden haberdar olduklarını ifade eden Tecer, “Ünye artık beyaz bentonitin dünya merkezi oldu. Firma olarak sayarsak burada yabancı firmalarla birlikte yaklaşık 7-8 adet firma var. Kaynak burası, Ünye ve Fatsa bölgesi arası dünyanın en büyük beyaz bentonit yatakları olarak biliniyor. Dolayısıyla artık beyaz bentonit ile iş yapan bütün firmalar burayı biliyor ve burayla iş yapmak istiyor. İhracat açısından değerlendirecek olursak gün geçtikçe artan bir ivme var. Buradaki bütün fabrikaların kapasiteleri neredeyse dolu, Pazar ise halen artıyor. Sadece Avrupa ülkeleri değil, Afrika, Avusturalya, Amerika ve Japonya’da da pazar halen artıyor.
Burada endüstriyel olarak ürettiğimiz ürünlerin en büyük pazarları örneğin seramik bentonitte Hindistan, ciddi anlamda ürün gidiyor. Avrupa’nın neredeyse tamamı kedi kumunda çok önemli yer alıyor. Dünyada 15 milyon ton kedi kumu tüketildiğini var sayarsak ve buranın da yaklaşık 80 bin ton üretim yaptığını var sayarsak olayın ciddiyeti ortaya çıkıyor, yani pazarda daha çok pay var. Kuzey Afrika ülkelerine çok ürün gönderiyoruz, Avusturalya ve Kolombiya’ya kadar gidiyor. Bizim ihracat yaptığımız ülkeler 40’tan fazla ancak Ünye ve Fatsa’daki tüm firmaları sayarsak ihracat yapılan ülke 70 civarında. Kedi kumunun şuan kullanılmadığı ülke yok, Türkiye’de biz sektöre başladığımız zaman yıllık 2 bin tok tüketim vardı, şu anda 70 bin tona civarında.” ifadelerine yer verdi. Tecer, “Dövizin hızlı yükselmesi belki ihracatçıya yarar gibi gözüküyor ama tüm dengeler de bozuluyor ve müşteri kayıpları olabiliyor. Maalesef navlun konusunda dünyada global bir kriz yaşanıyor. Geçtiğimiz yıl bin 500 euroya gönderilen konteynerler bu sene 3 bin euroya kadar çıktı. Çin tarafında ise korkutucu bir olay var, bu navlunlar 3 katına çıktı. Ticarette, buradan Çin tarafına ihracat yapmakta epey güçlükler oluşmaya başladı ama bunlarla mücadele ederken bir taraftan da sevindirici olan şey bu bölgemizin ürünün dünyaca tanınması ve bentonit ile iş yapan firmaların artık burayı pas geçerek iş yapmamaları sevindirici bir gelişme, buradaki ivmenin artacağını gösteriyor.” şeklinde konuştu.
Burada endüstriyel olarak ürettiğimiz ürünlerin en büyük pazarları örneğin seramik bentonitte Hindistan, ciddi anlamda ürün gidiyor. Avrupa’nın neredeyse tamamı kedi kumunda çok önemli yer alıyor. Dünyada 15 milyon ton kedi kumu tüketildiğini var sayarsak ve buranın da yaklaşık 80 bin ton üretim yaptığını var sayarsak olayın ciddiyeti ortaya çıkıyor, yani pazarda daha çok pay var. Kuzey Afrika ülkelerine çok ürün gönderiyoruz, Avusturalya ve Kolombiya’ya kadar gidiyor. Bizim ihracat yaptığımız ülkeler 40’tan fazla ancak Ünye ve Fatsa’daki tüm firmaları sayarsak ihracat yapılan ülke 70 civarında. Kedi kumunun şuan kullanılmadığı ülke yok, Türkiye’de biz sektöre başladığımız zaman yıllık 2 bin tok tüketim vardı, şu anda 70 bin tona civarında.” ifadelerine yer verdi. Tecer, “Dövizin hızlı yükselmesi belki ihracatçıya yarar gibi gözüküyor ama tüm dengeler de bozuluyor ve müşteri kayıpları olabiliyor. Maalesef navlun konusunda dünyada global bir kriz yaşanıyor. Geçtiğimiz yıl bin 500 euroya gönderilen konteynerler bu sene 3 bin euroya kadar çıktı. Çin tarafında ise korkutucu bir olay var, bu navlunlar 3 katına çıktı. Ticarette, buradan Çin tarafına ihracat yapmakta epey güçlükler oluşmaya başladı ama bunlarla mücadele ederken bir taraftan da sevindirici olan şey bu bölgemizin ürünün dünyaca tanınması ve bentonit ile iş yapan firmaların artık burayı pas geçerek iş yapmamaları sevindirici bir gelişme, buradaki ivmenin artacağını gösteriyor.” şeklinde konuştu.