Beşiktaş’ın Olağan İdari ve Mali Genel Kurulu ile ilgili beni olumlu ve olumsuz olarak etkileyen enstantaneleri sizlerle paylaşmak istiyorum:
Kurulun olumsuz anları:
· Genel şuranın daha birinci dakikalarında, bir genel şura üyesi, elleri ardında, elinde koca bir tespih, sahne çıkıp, başkanlık makamı önünde bağırıp çağırmaya başladı. Bununla da yetinmeyip, lidere parmak salladı.
Beşiktaş liderine parmak sallamak hiç kimsenin haddi değildir. Bu kişinin derhal disiplin kurulu tarafından, üyelikten çıkarılmasını talep ediyorum.
· Ahmet Parıltı Çebi’nin salona bir küme taraftarı ile gelip, gövde gösterisi yapması ne kadar yakışıksızsa, onun konuşması esnasında daima yuhalayıp, hakaret etmek de o kadar yakışıksızdı.
Bırakın suçlanan taraf da konuşsun. Sonuçta dinlersin, oylamada ibra etmezsin. Bu tutumlar yıllardır sürüyor ve Beşiktaş’ın Genel Konseyinin tartısına yakışmıyor.
· Lider Hasan Arat’ın sunumu etkileyici idi; kısa müddette yaptıkları pek çok hoş işi anlattı. Bu hoş işleri anlatırken de geçmiş yönetimin/yönetimlerin yanlışlarını da anlattı.
Genel Şuraya katılanların büyük çoğunluğunun, ANÇ devri ile ilgili değerlendirmeleri aslında olumsuzdu. Bunu en düzgün Liderin görüyor olması lazım. Buna karşın çok fazla ayrıntıya girerek, ANÇ’ye karşılık verme opsiyonu tanımış oldu.
Mesela; geçmiş devirden 4 milyon Euro’luk menajer borcu kaldığını söyledi. ANÇ de kelam aldığında, kendisine de bir evvelki devirden 14 milyon Euro menajer borcu kaldığını ve hepsini ödediğini söyledi. Buna emsal birkaç bahiste daha istemeden ANÇ’ye pas atmış oldu.
Bence, bu kadar ayrıntıya girip, ANÇ’ye karşılık bahtı tanıması yanlıştı. Liderin irtibat grubunun daha ayrıntılı tahlil yapması gerekirdi.
· Toplantıda kelam alan Rüzgar Sağnak, bir devir Hüseyin Yücel’in de Fikret Orman idaresinde yer aldığını ve o idare heyetinin ANÇ periyodunda yapılan Genel Konseyde ibra edilmediğini lakin bugün mevcut idare konseyinde yer aldığını söyledi.
Türkiye’de kulüpler ‘Başkanlık Sistemi’ ile yönetilmektedir. Yönetim kurulu üyelerinin maalesef çok fazla kelam hakkı ve idari/mali hususları araştırma yetkisi fiilen bulunmamaktadır.
Dolayısıyla, ibra edilmemiş eski başkanların tüm yönetim kurulu üyelerini düşman ilan etmek yanlıştır. Bunun en hoş örneği de Hüseyin Yücel’dir. Birebir formda, Mete Vardar da bir devir Fikret Orman’ın idare konseyinde vazife almıştır.
· Beşiktaş’ın en kutsal ve en yetkili mercii Genel Konseyidir. Ben bu kutsal yere forma ve eşofmanlarla katılan kimi üyeleri çok yadırgadım. Genel Şura üyelerinin toplantılara daha uygun kıyafetlerle gelmelerinin ve oranın adabına uymalarının gerekli olduğuna inanlardanım.
Gelelim güzel anlara:
· Divan Başkanı zamanında müdahalelerle olayları büyümeden engellemeyi başardı. Ahmet Akpınar’ı kutluyorum.
· Mevcut idaresi destekleyenler de ANÇ’yi destekleyenler de mevcut idarenin başarılı uygulamalarını daima birlikte alkışladılar. Kelam konusu Beşiktaş’ın geleceği olduğunda topluluğun tek yürek, tek yumruk olması etkileyici idi.
· Mevcut idarenin, kısa müddette başardığı işler son derece kıymetli. Ben heyecanla taşınabilir aplikasyonun hayata geçmesini bekliyorum. Bu aplikasyonun hem bilgilenme hem de pek çok mevzuda hayatımızı kolaylaştırma açısından son derece kıymetli olacağına inanmaktayım.
· Son olarak da Liderin ve idare heyetinin ‘Çarşı Davası’nın gerisinde olmasını ve mahkemeye katılacaklarını duymak beni çok sevindirdi.
· Beşiktaş’ın şampiyonluğu konusunda da kimsenin en ufak bir tasasının olmadığını gözlemlemek gurur vericiydi.
Elbette Genel Şurada bunların dışında pek çok mevzu konuşuldu. Lakin beni olumlu/olumsuz etkileyenler bunlardı…
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar külliyen müelliflerinin özgün fikirleridir ve Onedio’nun editöryal siyasetini yansıtmayabilir. ©Onedio