Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Akit TV’de Ankara Kulisi programına katılarak gazeteci Sami Dadağlıoğlu’nun sorularını yanıtladı. Bakan Bozdağ yaptığı açıklamada Türkiye’nin geçmişte sağ-sol ve Alevi-Sünni ayrıştırmaları ile pek çok bedel ödediğini hatırlatarak, “Pek çok değerli evladımızı toprağa vermek zorunda kaldık ve geçmişi güzel bilenler, bunu yakından yaşayanlar bunun acısını derinden hissederler. Türkiye’nin birliği, beraberliği 82 milyon aziz vatandaşımızın her birinin birliği, huzur, kardeşlik ve barış içinde yaşamasından geçer. Ancak maalesef Türkiye’nin birlik ve dirliğini bozmak isteyenler vakit zaman milletimizin farklılıklarını, vakit zaman milletimizin birtakım hususlardaki hassasiyetlerini kaşıdıklarını görüyoruz. Kaşımaya çaba ettiklerini görüyoruz, gayretleri görüyoruz ve bunların somut örneklerini görüyoruz. Alışılmış Ankara’daki cemevlerini taarruzlar olağanüstü üzücü ve çok net bir biçimde provokasyon kokuyor. Bu nedenle ben öncelikle bu saldırıyı ve saldırıyı yapanı, ona dayanak olanların hepsini şiddetle kınıyor ve lanetliyorum” dedi.
“BİRLİK VE DİRLİĞİMİZE ATILMIŞ BİRER DİNAMİT ÜZERE GÖRÜYORUM”
Bakan Bozdağ, 30 Temmuz’da muharrem orucunun birinci gününde birçok cemevi ve köy derneğine saldırılmasına ait şunları kaydetti:
“Cemevlerine yapılan akın bu milletin her bir ferdinin kendisine yapılmış, meskenine yapılmış akın üzeredir. Hepimizin manevi bedellerine yapılmış taarruz üzeredir. Zira cemevi de bizim, cami de bizim, Alevi de bizim, Sünni de bizim. Bu memlekette yaşayan rengi lisanı ırkı cinsiyeti, inancı, felsefi görüşü ne olursa olsun ayrımsız her bir vatandaşımızın her birisi bizim kendi öz evladımız, hepimiz biriz, beraberiz. Onun için bu çeşit hücumları birlik ve dirliğimize atılmış birer dinamit üzere görüyorum. Böylesi bir fitne fesadı bu milletin evlatları ortasına kimse sokmayı başaramayacaktır. Alışılmış bu olay çok farklı de bir olay. İzmir’de oturan biri, orada da cemevi var, ondan sonra şayet bu türlü bir şey düşünüyorsa bakıyorsun Ankara’ya geliyor. Ankara’da bir yerden bir yere adresi bilsem bile 45 dakika içerisinde gidip gelebilme imkanı kolay kolay mümkün mü? Mümkün değil. Bir bakıyorsun 45 dakika içerisinde üç farklı yere gidiyor, üç farklı yerde aksiyon yapıyor. Ondan sonra ayrılıp gidiyor. Ankara’yı bilmeyen, buralara ait ön bilgisi olmayan yahut birinin yardımını almayan, keşif yapmayan birisi bu kadar kısa müddet içerisinde bu yerleri gezip üç başka yerde üç farklı aksiyon koyup, ondan sonra Ankara’dan ayrılması hayatın olağan akışına uymaz.”
“BİZE DÜŞEN İŞİN FAİL YAHUT FAİLLERİ, AZMETTİRİCİLERİ, ÖNÜNDE ARDINDA KİMLER VARSA ONLARA HAK ETTİĞİNİN VERİLMESİNİ SAĞLAMAK”
Cemevi hücumlarına ait bütün soruların yanıtlarını isimli sürecin aydınlatacağını lisana getiren Bozdağ, “Tahkikat bütün boyutlarıyla devam ediyor. Eminim ki bu tahkikatın sonucunda gerçekler ortaya çıkacaktır. Halkın bir kısmını başka kesitine karşı kışkırtmak. Tahrik etmek milletin bir kısmını öteki kesitine karşı düşmanlık, nefret hisleriyle beslemek ve onları birbirine düşürmek için bu ülkede çalışmalar hiç bitmedi. Dün de vardı bu, artık de var, olası yarınlarda olacaktır. Lakin bize düşen bu çeşit hadiseler karşısında aziz milletimiz de olduğu üzere sağduyulu, aklı selim içinde olmak, işin hakikatini kısa müddette aydınlatmak. Karanlık noktaları aydınlığa kavuşturarak milletimize bu mevzuda doğruları vermek ve bu işin fail yahut failleri azmettiricileri önünde ardında kimler varsa onların hukuk terazisinde tartıp, hak ettiği neyse onlara hukuku vermesini sağlamaktır” diye konuştu.
“CUMHURBAŞKANIMIZ DERHAL DURUMA MÜDAHALE ETTİ”
Kamu İşçisi Seçme İmtihanı (KPSS) sorularının sızdırıldığının sav edilmesi ve akabinde imtihanın iptal edilmesini pahalandıran Bozdağ, şunları söyledi:
“Öncelikle burada olan hadisenin değerli ve büyük bir hadise olduğunun altını çizmekte yarar var. Zira imtihana giren on binlerce, yüz binlerce gencimizin geleceğiyle ilgili son derece kıymetli bir imtihan. Bunun doğruluk, dürüstlük unsurlarına uygun bir biçimde yapılması devletin görevlerinden bir tanesi. Devlet bunu temin edecek ve burada rastgele bir gölge, şaibe, tasa olmayacak, olmaması da icap eder. Onun için son imtihandan sonra ortaya çıkan tartışmalar nedeniyle burada bir, vatandaşlarımızı rahatsız eden insanımızın gönlüne kuşku düşüren, tereddütleri çoğaltan durumlar ortaya çıkınca Cumhurbaşkanımız derhal duruma müdahale etti. Yapılması gereken nedir işte öncelikle ÖSYM Liderini misyondan aldı. Evet, zira soruşturmanın sağlıklı yürümesi bakımından değerli. Devlet Denetleme Heyetini derhal devreye soktu. Gerisinden Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, mevzuyu bütün boyutlarıyla soruşturmak ve aydınlatmak için bir soruşturma başlattı ve soruşturma kapsamında kanıtların karartılmasını önlemek için bir kadro isimli kararlar alındı ve bunlar uygulandı. ÖSYM Lideri değişti. Yeni ÖSYM Lideri atandı ve imtihanda iptal edilerek yeni bir imtihanın yapılması kararlaştırıldı.”
“KAMUOYUNDAN BİRİNİN ‘HÜKÜMET ŞUNU DA YAPMALIYDI’ DİYE SÖYLEYEBİLECEĞİ BİR ŞEY yok”
Bakan Bozdağ, KPSS sorularının çalındığı argümanlarını hiçbir tereddüde, kuşkuya ve gölgeye mahal bırakmayacak bir biçimde soruşturmanın hem idari açıdan Devlet Denetleme Heyeti vasıtasıyla hem de isimli açıdan savcılık vasıtasıyla yürümesinin son derece kıymetli olduğunu vurgulayarak, “Bir öteki durum da gençlerimizin onca emeklerinin boşa çıkmaması. Kimilerinin haksız bir muvaffakiyet elde etmemesi, herkesin hakkı olan sonucu elde etmesi için atılması gereken adımlar da atıldı. İmtihan iptal edildi. Burada hükümetin yapması gereken ne varsa hükümet hepsini tek tek yaptı. Ben buradan rastgele bir muhalefet partisi genel lideri yahut siyasetçi yahut kamuoyundan birinin ‘hükümet şunu da yapmalıydı’ diye söyleyebileceği bir şey yok. Çabucak hepsi yapıldı” diye konuştu.
“DELİLLERİN TOPLANMASI İÇİN ÖNEMLİ ADIMLAR ATILDI”
KPSS sorularının çalındığı tezi üzerine yürütülen ikili soruşturmada Devlet Denetleme Konseyinin devrede olduğunu anımsatan Bozdağ, “Adli tahkikat başlatıldı ve kanıtların toplanması için önemli adımlar atıldı ve bundan sonraki süreçte de bu kararlılıkla bu olayın temelinde ne varsa maddi hakikati bütün boyutlarıyla ortaya çıkacaktır. Elbette burada kastı, kusuru olan var ve burada birtakım terör örgütlerinin parmağı var yahut öteki diğer şeyler var ise bunlar da kanıtlarıyla ortaya konduğu takdirde bunlarla ilgili de gereğini yapacağını, adalet terazisinin bu sorunda dosdoğru tartıp herkese hak ettiğini vereceğinden hiç kimsenin kuşkusu olmaması lazım” tabirlerini kullandı.