Olay, nisan ayında Karacabey ilçesinin kırsal Dağesemen Mahallesi’nde meydana geldi. 34 SF 507 plakalı arabasıyla ilçe merkezine gerçek giden Enes Alptuğ Gültekin, argümana nazaran karşı istikametten gelen Suat Ekmekci idaresindeki arabaya yol vermeyip sıkıştırarak kaza yapmasına neden oldu. Araç hasar görürken, Suat Ekmekci ailesini arayarak kaza yaptığını söyledi. Bunun üzerine Suat Ekmekci’nin babası, annesi ve kız kardeşi kaza yerine gelip, kazaya neden olmakla suçlanan Gültekin’in kullandığı arabası durdurdu. Taraflar ortasında tartışma çıkarken, Suat Ekmekci’nin ağabeyi Murat Ekmekci de arabasıyla olay yerine geldi. Tartışma kısa müddette hengameye dönüştü. Cebindeki bıçağı çıkartan Murat Ekmekci, Enes Alptuğ Gültekin’i 3’ü göğsüne, 1’i de sırtına isabet eden 4 bıçak darbesiyle yaraladı. Gültekin, kanlar içerisinde yere yığılırken, o anlar etraftaki güvenlik kamerasına yansıdı.
Enes Alptuğ Gültekin, arabada bulunan 2 arkadaşı tarafından Karacabey Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Olayın akabinde gözaltına alınan Murat Ekmekçi ise tutuklandı.
‘3 YIL EVVEL BİREBİR YERDE ÖBÜR KARDEŞİM KAZA YAPIP ÖLMÜŞTÜ’
Soruşturmanın akabinde hakkında, ‘Kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlamasıyla 20 yıla kadar mahpus cezası istemiyle dava açılan Murat Ekmekci’nin yargılanmasına devam edildi. Bursa 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Ekmekci ile taraf avukatları katıldı. Mahkemede savunma yapan Murat Ekmekci, olay günü kardeşinin kendisini cep telefonuyla arayarak kaza yaptığını söylediğini belirterek, “Kardeşim Suat, endişe ve panik içeren ses tonuyla beni arayıp ‘Kaza yaptım’ dedi. Çabucak söylediği yere gittim. Olay yerini görünce şok oldum. Gözlerime inanamadım. Tıpkı yerde 3 yıl evvel öteki kardeşim kaza yapıp ölmüştü. Suat’a da bir şey olacak diye çok korktum. Suat’ın kaza yaptığını öğrenince travma yaşadım. Pişmanım” dedi.
AVUKATI HATA VASFININ DEĞİŞMESİNİ İSTEDİ
Sanık avukatı Alper Kahraman da müvekkilinin kendisini savunmak gayesiyle bıçağını kullandığını, tahrik eden birinci atılımın karşı taraftan geldiğini belirtti. Kamera imgelerinin de savunmalarını dayanaklar nitelikte olduğunu ve kabahatin vasfının değişmesi gerektiğini söyleyen Kahraman, “Dosya kapsamında bedellendirilen harekette müvekkilin müştekiye yönelik aksiyonunun vasfında yanılgıya düşülmektedir. Olayın başlangıcında kolluk tarafından düzenlenen tüm evrakların ‘Kasten yaralama’ formunda tanzim edildiği, lakin müştekinin hayati tehlike geçirmiş olmasından kaynaklı olarak belge bir anda ‘Kasten öldürmeye teşebbüs’ kabahatine dönüştürülmüş ve müvekkil hukuksuz bir biçimde ‘Kasten öldürmeye teşebbüs’ hatasından tutuklanmıştır. İddianame tanzimi de bu doğrultuda gerçekleştirilmiş ve mütalaada tekrar bu istikamette olmakla hukuka terstir. Cürüm vasfı yaralamadır” diye konuştu.
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, 10 yıl mahpus cezası verdiği sanığın, duruşmadaki düzgün halini dikkate alarak, cezayı 8 yıl 4 aya indirip, tutukluluk halinin devamına karar verdi.