Borsa İstanbul’un dolar bazlı ucuzluğu, şirketlerin güçlü büyüme beklentileri, dünyada kırılan tedarik zincirinin oluşturduğu yeni fırsatlar ve koronavirüs salgınının sona ermesi ihtimali gibi nedenlerle 2022’de yükseliş eğilimini sürdürmesi bekleniyor. Öte yandan, başta ABD Merkez Bankası (Fed) olmak üzere dünya genelinde şahinleşen merkez bankaları ise pay piyasaları için başlıca risk unsuru olarak dikkati çekiyor. Yurt içi piyasalarda sektör bazlı ayrışmalar beklense de ihracat gelirleri güçlü olan şirketlerin 2022’de de pozitif ayrışması bekleniyor. Ata Yatırım Portföy Yönetimi Genel Müdürü Mehmet Gerz, Borsa İstanbul genelinde hisselerin ucuz olduğunu için sektör veya şirket seçiminin en önemli kriter olmadığına değindi. Deniz Portföy Yatırım ve Emeklilik Fonları Genel Müdür Yardımcısı Murat Özkan da küresel bazda hisse senetlerinin 2021 yılındaki kuvvetli performansa rağmen, dünya genelindeki düşük faiz ortamı ve yüksek enflasyon koşulları nedeniyle oluşan negatif reel faiz sayesinde en azından yılın ilk yarısında iyimser seyrini devam ettirebileceğini bildirdi. Dünya genelinde hisse senedi piyasalarının hafif yukarı yönlü ve düşüşlere alıcı olunabilecek bir seyir beklediklerini belirten Özkan, yurt içi piyasalarda yabancı ilgisinin yeniden oluşturulması halinde 2022’de hafif pozitif bir tabloyla karşılaşabileceğini ifade etti. Hedef Portföy Araştırma Uzmanı Yunus Şahin de Fed’den yılın tamamında 3 faiz artırımı beklendiğini belirterek, “Koronavirüs salgınında Omicron varyantına rağmen beklentilerde bozulma yok, 2021’de olduğu gibi 2022’de de ekonomiler büyümeye devam edecek ve şirket karları artış gösterecek. Bu sebeple dünya borsalarında rallinin devam etmesini bekliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.