Son dakika… Şanlıurfa’da Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısı gerçekleşti.
Toplantının akabinde Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ortalarında Ülke TV Ankara temsilcisi Mustafa Pala’nın da bulunduğu gazetecilere açıklamalarda bulundular.
Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ekonomi Koordinasyon Kurulu sonrası konuştu. Bakan Işıkhan en düşük emekli aylığı için değerli iletiler verdi.
Bakan Işıkhan’ın konuşmasından öne çıkanlar şu formda:
BAKAN IŞIKHAN ASGARİ ÜCRETİN GELİŞİMİNE DİKKAT ÇEKTİ
“Asgari fiyatla ilgili soru geldi, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız açıklamalarda bulundu, fakat ben de Çalışma Bakanı olarak bir iki şey söylemek isterim. Bildiğiniz üzere taban fiyat makroekonomik istikrarları, istihdam piyasasını ve enflasyonun dinamiklerini direkt etkileyen çok kritik bir sistem niteliğindedir ve taban fiyatın belirlenmesi sürecinin de titizlikle ve hassasiyetle kıymetlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Çalışma Bakanlığı olarak sosyal diyalog süreçlerini hatırlarsanız 10 Aralık’ta Taban Fiyat Tespit Kurulumuzu topladık ve işçi-işveren temsilcilerinin bulunduğu 5’er kişilik üyeyle birinci toplantımızı gerçekleştirmiştik. Daha sonra ikinci toplantıyı yeniden 16 Aralık’ta gerçekleştirdik ve işçi-işveren temsilcilerinden aldığımız sayısı da liderlerle görüşerek hükümet olarak bu sayısı açıkladık. Bunun yanında minimum fiyat dayanağını 700 liradan 1.000 liraya çıkarmıştık. Maliyetini düşündüğümüzde de 70 ile 82 milyar lira ortasında patronlarımız aracılığıyla çalışanlarımıza taban fiyat takviyesini vermiş olacağız. Burada natürel ki taban fiyatın yıllar uzunluğu gelişimine de değinmemizde çok büyük fayda var. Bu çerçevede bilhassa 2002 yılında taban fiyat bildiğiniz üzere 184 liraydı, 2025 yılında nominal olarak 119 katına, gerçek olarak ise 4 katına çıkmıştı. Dolar ve euro bazında değerlendirdiğimizde kıymetli arkadaşlarım, burada dolar 2002’de 127 dolar iken, 2025’te 630 dolara yükselmiş minimum fiyat. Euro bazında ise 2002’de 144 euro iken, bugün 605 euroya yükselmişti. Ayrıyeten temel problem taban fiyatın buradaki nominal düzeyi değil, Cumhurbaşkanı Yardımcımız da söz etti, satın alma gücüdür. Bu satın alma gücünü ve refahı kalıcı hale getirmemiz bence çok değerli. Bilhassa özetle OVP kapsamında amaçlarımızla uyumlu bir siyaset izleyeceğiz. Aslında dezenflasyon sürecine de girmiş bulunmaktayız.”
EN DÜŞÜK EMEKLİ AYLIĞI NE KADAR OLACAK?
“Bunun yanında emekli aylıklarıyla ilgili bir soru geldi değerli basın mensuplarımızdan. Emekli aylıklarının arttırılması da biliyorsunuz yasal bir düzenleme doğrultusunda gerçekleştirilmektedir. Kanunumuza nazaran SSK ve BAĞ-KUR emeklileri Ocak ve Temmuz ayında 6 aylık TÜFE oranında, memur emeklilerine yaptığımız artışlar ise burada enflasyon farkına ilaveten toplu kontratlarında belirtilen sayılarla belirlenmektedir. En düşük emekli aylığı ise bildiğiniz üzere 10.000 liraydı Temmuz ayında, en son 12.500 liraya çıkardık. Natürel burada kök aylığın artışı şöyle: Kısa vadeli ve az prim ödediği için düşük aylık alan emeklilerimizi biz 12.500’e tamamlıyoruz ve ortadaki farkı da Hazine ve Maliye Bakanlığımız tarafından ödenmektedir. İnşallah enflasyon oranları muhakkak olduktan sonra Ocak ayında tekrar Cumhurbaşkanlığında Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda en düşük emekli aylığının da arttırılması noktasında da bir çalışma içerisinde bulunabileceğimizi söz etmek isterim.”
BELEDİYELERİN PRİM BORÇLARI
“Son soru belediyelerin prim borçlarıyla ilgili olarak Mustafa Beyin sorduğu soru. Biliyorsunuz bu mevzuyu gündeme getirdiğimiz 31 Mart seçimlerinden bugüne kadar 96 milyar lira olan belediyelerin SGK borçları şu an 160 milyara ulaşmış durumda. Her gün ödenmeyen sigorta primleri için faiz işlemektedir. Tüm belediyelerimize eşit bir formda yaklaşıyoruz, hiçbir şekilde parti ayrımı gözetmeksizin SGK’nın prim tahsilatını gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Küçükçekmece Belediyesi’nin 1 milyar 65 milyon liralık borcuna karşılık gayrimenkul teklifini biz kabul ettik ve tahsilatımızı gerçekleştirdik. Burada o belediye, şu belediye diye biz bakmıyoruz. Ben 85 milyonun Bakanıyım, benim en değerli hedeflerimden bir tanesi belediyelerimizin Toplumsal Güvenlik Kurumu’na olan prim borçlarının ödenmesidir. Birinci 10 belediyeyi, 1 milyar küsur borcu olan belediyeleri açıklamıştık, natürel ki burada haciz getirme sürecini de gerçekleştirdik. Lakin daha evvel attığımız adımları da kıymetlendirmemiz gerekiyor, irtibata geçtik, ödeme buyruklarını verdik ve 81 vilayetteki SGK vilayet müdürlerimiz bu belediyelerle birebir irtibata geçmelerine karşın hala borcunu ödemeyen belediyelerimiz kelam konusuydu. Bilhassa Adana ve Mersin Büyükşehir Belediyelerimiz, lakin biliyorsunuz banka mevduat hesaplarına haciz koyarak ve öteki prosedürleri yasanın bize vermiş olduğu, mevzuatın bize verdiği yetkiye dayanarak da biz haciz süreçlerini gerçekleştirdik. Bunun ötesinde Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayınlandı bildiğiniz üzere. Artık belediyelerin prim borçlarını ve iştiraklerinin ilgili kuruluşlarının prim borçlarını kaynağından tahsil edeceğiz. Kaynağından tahsil edeceğimiz için de artık hiç bu türlü bir sürece girmenize de gerek kalmayacaktır. Bunu bilhassa belirtmek isterim.”