Lübnan’ın kuzeyindeki Trablus’ta yeni bir felaket meydana geldi. Beş yaşında Cumane Halid Diko, yaşadığı konutun çökmesi ile enkazın altında kalarak can verdi. Bundan bir hafta evvel de ülkenin kuzeyindeki el-Mahmara el-Akariye kasabasından küçük kız çocuğu Yasemin el-Masri’nin hastane kapısında hayatını yitirmesi ülkeyi yasa boğmuştu.
Geçtiğimiz pazar günü Trablus’un Dahr el-Mağar bölgesindeki üç katlı bir bina çöktü. Meydana gelen olayda Cumane Halid Diko ömrünü yitirirken çok sayıda kişi de yaralandı. Lübnan Ordusu üyeleri ve sivil savunma takımlarının eforları sonucunda Cumane’nin annesi kurtarılabildi. Bedeninde kırıklar meydana gelen bayanın, bölgedeki bir hastaneye kaldırıldığı bildirildi.
Küçük kızın mevtin açıklanmasının akabinde Dahr el-Mağar’da öfke hakim oldu. Bölgede ağır silah sesleri duyuldu.
Sosyal medyada paylaşılan kurtarma operasyonlarına ilişkin fotoğraflar ve görüntüler geniş çaplı tesire neden oldu.
Lübnanlılar, toplumsal medya platformlarında derin keder ve öfkelerini lisana getirdiler. Yapılan paylaşımlarda, bilhassa de ‘acıların şehri’ denilen Trablus’un şahit olduğu ihmal ile ilgili olarak yetkililer kınandı. Twitter kullanıcıları, olayda ömrünü yitiren küçük kızdan ‘yoksulluk ve ihmal kurbanı’ diye bahsetti.
Olayı yakından takip eden süreksiz hükümetin İçişleri ve Belediyeler Bakanı Bessam Mevlevi, İç Güvenlik Kuvvetleri Genel Müdürlüğü, Sivil Savunma Genel Müdürü ve Kuzey Valisine gerekli önlemlerin alınması ve enkazın kaldırılması için talimat verdi.
Mevlevi, binanın etrafında bulunan herkesi kendi güvenlikleri için bölgeyi terk etmeye ve kurtarma operasyonlarının aktifliğini sağlamak için uzmanların çalışmasına yer açmaya çağırdı.
Binaların tehlikeleri hakkındaki haberler ve sakinlerinden bu meskenlerin tahliye edilmesi talebine karşın bu, bilhassa Trablus’ta eski bir binanın birinci yıkılışı değildi. Lakin toplumsal şartlar ve yoksulluk insanların bu binalardan taşınmasına pürüz oluyor.
Trablus Belediye Lideri Riyad Yamak dün, çöken bina ile ilgi bir basın toplantısı düzenledi. Küçük Cumane’nin ailesine başsağlığı dileyen Yamak, daha evvel de Bakanlar Konseyi’ne yıkılma tehlikesi altındaki binaların durumuyla ilgili çeşitli taleplerde bulunduğunu söyledi. 30 milyon dolarlık bir maliyetle güçlendirilmesi gereken onlarca bina olduğunu bildiren raporlar gönderdiklerini ‘ancak ilgililerden rastgele bir cevap alamadıklarını’ vurguladı.
Yamak, fakirlerin yaşadığı ve güçlendirmeye muhtaçlık duyan yaklaşık 100 binanın yıkılma tehlikesi konusunda uyardı. “İç bölümlerde ve halk pazarlarında harap durumda olan konutlar var. Sakinlerinin kalabileceği alternatif meskenler yok” tabirlerini kullandı.
Devlete ‘her an tehdit altında olan 400 binaya karşı sorumluluğunu alması’ davetinde bulunan Belediye Lideri kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bakanlar Şurası parmağını kıpırdatmadan, Trablus’un durumunun öteki bölgelere benzediği konusunda raporlar göndermekle yetindi. Durum, tahammül edilemez hale geldi. Bugün olanlar tehlikeli ve biz adeta bir çiftlikte yaşıyoruz. Trablus ihmalkarlığın ve mahrumiyetin bedelini ödüyor.”
Nüfusunun yarısından fazlasının yoksulluk hududunun altında yaşaması nedeniyle Trablus, Akdeniz havzasının en yoksul bölgesi olarak sınıflandırılıyor.