İngiltere ile Türkiye’nin ticari ilişkileri hız kesmeden devam ederken, iki ülke arasındaki Serbest Ticaret Anlaşması’nın (STA) gelecek 2 yılda daha fazla sektörü içerecek şekilde müzakere edilmesi planlanıyor. Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Brexit Anlaşması’nı 25 Kasım 2018’de imzalamasının ardından İngiliz parlamentosunun da onaylamasıyla 31 Ocak 2020’de İngiltere’nin AB’den ayrılışı gerçekleşti. İngiltere, Brexit sonrası yaşanabilecek ticari kayıpların önüne geçmek amacıyla ilk olarak 24 Aralık 2020’de AB ile ikinci olarak önemli ticaret partneri Türkiye ile 29 Aralık 2020’de Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzaladı. Türkiye’nin İngiltere’ye ihracatı ocak-eylül döneminde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 28,2 artarak yaklaşık 9,7 milyar dolara ulaşırken, bu ülkeden gerçekleştirilen ithalat söz konusu dönemde yüzde 4,5 yükselerek 4,2 milyar dolar oldu. Türkiye’de İngiliz Ticaret Odası (BCCT) Başkanı Chris Gaunt, Türkiye-İngiltere ticari ve ekonomik ilişkilerinin durumuna ve muhtemel gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulundu. Gaunt, Brexit sonrası Türkiye ile İngiltere arasında imzalanan STA nedeniyle bu durumdan iki ülkenin ticari ilişkilerinin etkilenmediğini söyledi. Gaunt, gelecek 6 ila 8 ay içinde iki ülke ticaret bakanlarının anlaşmanın genişletilmesinin görüşeceğini bildirdi. İngiltere’nin Türkiye’nin ikinci büyük ihracat pazarı olduğuna işaret eden Gaunt, “Bu bizim geliştirmeye devam edeceğimiz bir şey ve umarım gelecekte İngiltere Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı olacak. STA, iki ülke arasındaki ticaretimizi üzerine inşa edeceğimiz güçlü bir platform.” ifadelerini kullandı. Gaunt, STA’da planlanan güncellemelerin sebeplerine ilişkin şunları söyledi: “Her iki ülke için de büyük potansiyel sunan alanları umarım yeni STA müzakerelerine dahil edebiliriz. Odaklanmak istediğimiz alanlar, finansal hizmetler, tarım, teknoloji olacak. Türkiye’de teknoloji sektörü çok hızlı büyüyor, Avrupa için de önemli bir güç haline geliyor. Dolayısıyla Türkiye ve İngiltere’nin ticaretini büyütme potansiyeli hala çok büyük. Bu potansiyeli gerçekleştirebileceğimiz bir ortam yaratmak istiyoruz.” İngiliz şirketlerinin Türkiye’ye ilgisine işaret eden Gaunt, Güneydoğu Asya ve Çin’e alternatif olarak Türkiye’ye ciddi şekilde ilgi duyan firmalardan talepler aldıklarını dile getirerek şunları kaydetti: “Daha kısa teslim süreleri ve daha fazla esneklikle, daha yakın bir lokasyona sahip olmak, açıkçası İngiltere şirketlerinin ilgisini Türkiye’ye çekiyor. Türkiye güçlü bir üretim altyapısına sahip, iyi eğitimli bir iş gücü var. Teknoloji, Türk imalatçıların çalışma şeklinin çok daha büyük bir parçası haline geliyor. Yani Türkiye, Uzak Doğu’ya ve özellikle Çin’e karşı büyük bir fırsat ve alternatif sunuyor. İngiltere şirketlerinin Güneydoğu Asya’daki tedarikçilerine bir alternatif olarak Türkiye’ye ciddi bir şekilde baktıklarını görüyoruz.”